..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Her şey ancak sevgiyle satın alınabilmelidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Toplum
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Barınak
Osman Akçay
Şiir > Aşk ve Romantizm

Yüreğim geceyi terk ettiğinde Denizi kucaklayan ay kaybolur Ve gecenin nabzı söner Sabah güneşinin gülüşüyle Mutluluk tüy gibidir Tam tasmasından yakaladım derken Uçar gider en hafif rüzgârla birlikte Birden yere düşer, toprağa karışır Ateş kadar saf benim duygularım Kalbin her an beni bıçaklarken Çekeceğim çileye âşık oldum Gözlerinde bir barınak arıyorum Kalbine bir tohum ek Parlasın zambaklardaki çiğ taneleri misali gözlerin

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Deneme > Toplum
641 
 Fani Dünya  (mehmet avcı)

bu fani dünyada emanete etme hiyanet
642 
 Dilimdeki Kırımtılar  (Nail SUN)

Martılara ve Kırlangıçlara yürek bakışı
643 
 Susuz Yaz mı?  (Gürcan Erbaş)

Bu yaz güzel İstanbulumuzu bekleyen büyük bir tehlike sanırım deprem riskini de unutturacak bize. Susuzluk !
644 
 Hakan Ögeye Açık Mektup  (CENK ŞAHİN)

DÜNYAYI 9 METRELIK YELKENLİSİ İLE TEK BAŞINA DOLAŞAN VE HORN BURNUNA GIDEN ILK TÜRK DENİZCİSİ OLAN HAKAN ÖGEYE, KARANLIK BİR KIŞ GÜNÜ OFISIMDEN YAZILMIŞ BİR YAZI. O ORADAYKEN KENDIMI KARANLIK GÖKLER ALTINDA MASAMDA ÇOK ÇARESİZ HİSSETTİĞİM ANDA SPONTONE YAZILMIŞ AMA BENİ İYİ ANLATAN BİR YAZI. HAKAN ILE SONRA ARKADAŞ OLDUK.
645 
 Herkesin Bir Pub'ı Olmalı  (Gürcan Erbaş)

Milyonların yaşadığı şehirde günün yorgunluğunu nasıl atarsınız? Herkesin küçük, sevimli ya da alçakgönüllü bir yanıtı olacaktır şüphesiz. Ben diyorum ki biraz daha iletişime gereksinimimiz var. Arkadaşlar toplanıyor, gruplar toplanıyor, kulüpler toplanıy
646 
 Çoğunluğa Uyma (Ma) K  (Fuat Türker)

İnsanlar genellikle, içinde yaşadıkları toplumun kendileri hakkında ne diyeceğine, ne düşüneceğine bağımlı olarak yaşarlar. Bu bağımlılık, insanları din ahlakının gereklerini yerine getirmekten alıkoyar. Kurallarını toplumun koyduğu, adeta bir din gibi benimsenen ve uygulanan bu yaşam şeklinin dayanağı, ‘çoğunluğa uyma’ mantığıdır. Bu batıl gelenek toplumda öyle yerleşmiştir ki, kişiler kurallara itiraz etmeye dahi güç yetiremezler. Bu ‘din’in mensuplarının toplumun sayısal çoğunluğunu oluşturuyor olması, diğer insanları da yanlış yönlendirir. Çünkü insanlarda çoğunluğun yaşam şeklinin, uydukları ve uyguladıkları kuralların doğru olduğu gibi bir inanış hakimdir. Oysa Kur'an...
647 
 Faydacılık  (Sedat Akıncı)

Işık ve karanlık..Güç ve güçsüzlük...İyilik ve kötülük..
648 
 Zaman Birlik Olma Zamanıdır  (Fuat Türker)

İnsan hata yapabilen bir varlıktır. İmanı kalbine yerleştirmiş samimi müminler de hata yapabilirler. Kardeşlerinin hatasını gören diğer müminler, onun samimiyetini, iyi yönlerini ve Allah yolundaki salih amellerini düşünerek, hatasını örter, güzel ahlakla ona destek olur, onu uyarır ve iyiliğe yöneltirler.
649 
 Bir Kış Gördüm  (Hasan Çekmer)

Havası zehirli, suyu zehirli...
650 
 Kıskançlığın Soğuk Nefesi Ensenizde Mi?  (BELGİN ERYAVUZ)

Yazılarını severek takip ettiğim Ahmet Altan “Kıskanmak ve içinizdeki bıçak” isimli deneme yazısında bakın kıskançlığı nasıl özetliyor. “Şeytanın yarattığı gökkuşağı gibidir kıskançlık. İçinde siyahtan mora doğru her türlü karanlık rengi
651 
 Satılık  (Kerem Yüce)

Başvurular için adres:Gözbebeğinin yaşları cad. yürekten geçerdi sk. no:bir zamanlar bir Sevdakent-Aşkkale
652 
 Sarası Tutan Sardunya  (İbrahim Kilik)

İşte o devirlerde, sardunyaya bir vazife verilmişti. Sivrisinek savar olarak kullanılmaya başlanmıştı. Sıtma mikrobu taşıyan sivrisineklerin hışmından sardunya sayesinde kurtulmak yolu seçilmişti. Zannımca, sardunya da memnundu böyle bir vazifeden. Pencerelerimizin önünde kurulması bu yüzdendi. Vazifesini bî hakkın ifa etmenin hiçbir şeye değişilmeyecek huzuru vardı yüreğinde sardunyanın. Böyle bir vazife onu , bencillikten kurtarıyor, Kamu yararını düşünen, insanlara faydası dokunan diğerkam bir makama yükseltiyordu.
653 
 Öyle Bir Olayın...  (Özcan Çeltik)

Ölen polisin çırpınan ailesini, küçücük kızının ‘’Babamı istiyorum’’ diye iç çeke çeke ağlayışını iç burukluğuyla izlerken ‘’Artvin’de böyle bir şey asla yaşanmamıştır, asla da yaşanmaz…’’diye düşündüm.
654 
 Sokak Lambaları  (Nail SUN)

Şehirler artık ürkütüyor insanlarımı ama kim bile bilirki, kaybedilmiş hayatların yaktığı sokak lambalarını...
655 
 Aforizmalar  (ömer akşahan)

Doğru akıl, her zaman doğruyu işaret etmez.
656 
 Sistemin Ruhu - 6  (Nilüfer Aydur)

Bu sistem, ürettiğimiz araçlar ve o araçlar yoluyla oluşan ilişkiler ağı tarafından belirlenmiş olamaz. Çünkü bizler, dünyanın bu yakasında yaşayan Doğu toplumları olarak -Batı tarafından adlandırıldığı şekliyle- ilkel toplum birimlerimiz (çöllerde, dağlarda, mezralarda yaşayan halklarımız) sayesinde biliriz ki; üç beş çanakla mağaralarda ya da tezek yapımı evlerimizde, tüm dünyadan uzaktayken bile, bu sistemin içinde yaşarız. Hem de ne feodalizmden ne de kapitalizmden bahsedilebilecek hiçbir oluşumun içine yerleşemediği günlerden beri. İki ve daha fazla insanın iletişim kurduğu bir dille birlikte yaşadığı her yer ve durumda olduğu gibi...
657 
 Gördükten Sonrası  (KERİM ALİ)

Çin gezisinden sonra izlenimlerimle ilgili yazıdır.
658 
 Bana Bir Yalan Söyle!  (Hidayet Ersin)

659 
 Gelenek, İletişim ve Kültür - 1  (Nilüfer Aydur)

Tarih boyunca iletişim teknolojilerinin iktidara sahip olan kesimlerce yönetildiği göz önüne alınarak, dehaların; neyi, nerede, nasıl, hangi koşullar altında, ne için, hangi araçlarla, neye hizmet ederek, hangi saikle keşifler yaptığı alsa göz önünden uzak tutulmamalıdır. Bu hususta düşüncem odur ki, çağları belirleyen ve eskiyi yadsıyarak gelişen her yeni iletişim teknolojisi dikkatle gözlenmeli, iktidarların -iktidarlarını sürdürme bağlamında, yetersiz kaldıklarına, yıprandıklarına inandıkları için- ortadan kaldırmaya çalıştıkları eski teknoloji-ler rafa kaldırılmadan, güncelliği korunarak yaşatılmalıdır. İnsan için önce söz mü vardı, yazı mı vardı? Tartışmaları bir yana, insan için önce ‘’gelenek’’ vardı, gerçeği görülmelidir. Yazıdan ve sözden önce oluşmaya başlamış bir ağın, insanlığın toplu bilincinin varlığı sahiplenilmelidir. Düşünce evrenimiz, farklı kültürlerin farklılığından beslenmiş bu ağın izdüşümüdür. Bu bağlamda evrensel geleneği korumak, farklı gelenekleri korumakla mümkündür.
660 
 Artvin' de Yaşayan Artvinliler  (Özcan Çeltik)

Türkiye' nin en kuzeydoğusu... Orada insanlar kendileri gibi kalmışlar ve bunu çok az insan biliyor. Kendileri de dahil...

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 
31 32 33 34 35 36 37 38 39 40  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Özet Geçelim
Alp Şahin
Deneme > Toplum
Keşke
Aysel AKSÜMER
Deneme > Toplum
Çocuk ve Et
Tayyibe Atay
Deneme > Toplum
Kadersel Realite
Alp Şahin
Deneme > Toplum
Kıble
Alp Şahin
Deneme > Toplum

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.