..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Müzik söylenemeyeni, ama sessiz de kalınamayanı anlatıyor. -Victor Hugo
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Beklenmedik
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

Evrim Teorisinin Eleştirisi: Bilimsel Geçerliliği ve Tartışmalı Noktalar
Rıdvan Kaya
Bilimsel > Felsefe

Evrim teorisi, biyolojik çeşitliliği açıklamak için bilim dünyasında uzun süredir kabul gören bir modeldir. Ancak, bu teori pek çok bilim insanı ve düşünür tarafından sorgulanmaktadır. Evrim, türlerin zaman içinde değişim geçirdiği ve bir türün başka bir türe dönüştüğü bir süreç olarak tanımlanır. Bununla birlikte, evrim teorisinin temel dayanakları, fosil kayıtları, genetik bulgular ve anatomi gibi alanlarda birçok çelişki ve eksiklik göstermekte

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik
301 
 Bayat Mevsimler Taze Damlalarda  (Mustafa)

bayat mevsimlerin ortasındayım resimler yitik, taze damlalar suratımda bu akşam !!!!
302 
 Anneme İnci Tanesine  (Necmettin Yalcinkaya)

“Ha abi bir de” dedi Nuri, “senin yolladığın ceketi hiç bırakmadı. Öpüp öpüp kokladı. Bunda Hacımın kokusu var, dedi. O yollamış bana”
303 
 Van Gogh Gözleri  (Berna Köker Çelebi)

Van Gogh’un mutsuzluğunun çevresindekiler tarafından anlaşılamamaktan kaynaklandığı söylenir hep. Melankolisi ve uyumsuzluğu duyduğu yalnızlıktandır . Bunlar hakkında yazılanlar. Şimdi sadece bir günlüğüne bile olsa kendimi onun yerine koyma fırsatı bulmuşken yazılanların ne kadar eksik olduğunu görüyorum. Van Gogh bir açıdan şanslıdır, çünkü gördüklerini tuvale aktarabilir. Resim, onun bir nebze olsun soluklanabildiği tek çıkış noktasıdır. O yüzden kısacık ömrü boyunca fırçasını bir tas çorbaya tercih etmiştir. Şanssızlığı ise şudur ki, görülenler ne olursa olsun görüldüğü şekliyle, yaşanıldığı canlılık ve gerçeklikle aktarılamaz tuvale. Hep bir şeyler eksik kalır ve bu eksikliği sizin dışınızda kimseler anlayamaz. İşte soluklanabildiğiniz tek çıkış noktanız, bu yüzden aynı zamanda tabutunuz oluverir . Resim yapmak nefes alıp hayatta kalmanın tek yoludur, ama bir taraftan da tablonuzda yansıtabildiğiniz kopyanın, gerçeği yanında ki acizliği öldürür sizi.Van Gogh’un tabloları onlara bakanlarda sevinç ve huzur duyguları uyandırır. Neşelendirir insanları. Çünkü hiç biri aslını görmemiştir... Aslını görüp aklını kaybetmemiştir...”
304 
 Yanlış Adrese Mektup - 3  (Ömer Faruk Hüsmüllü)

Metin’den ayrılalı tam otuz dört gün olmuştu. Görüyorsunuz değil mi, bir yandan Metin’den ayrılmakla iyi ettiğini söyleyen öte yandan da ayrılık günlerinin çetelesini tutan bir Nilay… Gururlu bir genç kız! Ne gururu? Metin’in ayağına barışmak umuduyla giden, gururunu ayaklar altına almaya bile önemsemeyen bir Nihal.
305 
 Yüzyılın Son Fırsatı  (Güven Solak)

...tüm yaşadıklarının hayal olma tehlikesini bertaraf etmek istercesine sağ elini yumruk haline getirdi. Avucunun içinde sakladığı küçük kağıt parçasını hissetmek istiyordu. Kağıt bir davetle ilgiliydi.
306 
 Geceyarısı Cinayetleri 2  (Fatih PESTİL)

Her şeyin bittiği yerde başlayan bir masaldı bu; bir söylence belki... Kimselerin bilmediği bir ezgi, hayatın görmezden geldiği bir yazgıydı. Öyle ki mütemadiyen sevdalanmalar ve daha da mütemadiyen terk edilişler üzerine kurulu bir yap-boz oyunuydu.
307 
 Hiç Kimseyle Konuşmayan Adam  (Özcan Çeltik)

Sırtına bıçak saplanmıştı sanki. Öylesine bir ansızınlıkla doğruldu, döndü arkasına, parayı titreyen parmaklarıyla tutmakta zorlanarak aldı, göz göze geldiği adamın belli belirsiz gülümsemesini belleğine fotoğrafladı, parayı sürücüye verdi, yeniden küçüldü paltosunun içinde. ‘’ Hiç kimseyle konuşmayan adam… O da yeni bir yaşama başlamış olmalı… ‘’
308 
 Deniz ve Ben!  (Mustafa Cilasun)

Akşam dükkânı kapatmıştık, herhangi bir mağazaya giderek Mehmet’e takım elbise alacaktık, birkaç yere baktık, sonunda bir yerden, beyaza yakın olan bir renk beğenerek, pantolonun hazır hale gelmesini bekledik ve nihayet aldık.
309 
 Kedi Maması  (ömer kırat)

Hayvanların akıl ve onun ürünü olan ahlak gibi şeylerden mahrum olduğunu düşünüyorsanız bu öyküyü okumanız farz olmuş demektir.
310 
 Hoşçakal Annem  (eylül)

Küçücük hayatıma kocaman bir hatıra vermiştin bana, annem. O kadar kocaman ki içine ruhumu sığdırdım.
311 
 Gazete  (Şenol Durmuş)

Gazeteyi elime aldığımda, okuduğum o haberlerden hep ürkerdim.Neler oluyordu memlekette.Eşime çocuklarıma, bakardım.Düşünürdüm endişe içerisinde...Bir adam gördüğü rüyadan sonra çocuğunu boğarak öldürmüştü.
312 
 Öylesine Bir Mektup  (Cansu Aksu)

Yüz sürmüştür bir kere kaybolmaya hiç yaşanmamış çığlıklar. Tıpkı sözcükler gibi !
313 
 Mendil Sen Kokuyordu  (Necmettin Yalcinkaya)

İkinci öykü kitabım. Okumanız dileğiyle...
314 
 Hayali Bahçe...  (dilruba eren)

hayatını geçirdiği insanların ikiyüzlü olduğunu duyduğu an bir bahçeden başka ne isterdi ki? gerçekten ne isterdik ki başka? o insanların olmamasını mı??
315 
 Eksik - 1  (Caner Almaz)

Es geçtiğimiz insanlar anısına.
316 
 Tv Kumandası  (Kâmuran Esen)

Kimin aklına gelir ki!
317 
 Bir; Mayıs İntiharı  (Ömür İsfendiyaroğlu)

Hiç beklemediğim bir yerden alev alan...Hissettiğim soğuk bir rüzgardan kıvılcıma dönüşen bir öykü...
318 
 Dragonya  (şahan çoker)

Sövmek istiyorum ama adam tabiatın o güzelim dekorunda aykırı şehirli bir trafik lambası gibi duruyor. Ağlamak istiyorum...ağlamak istiyorum laaan... Ağlamaklardan bir ordu kurup bu adama saldırtmak belki de...Oysa yalnızca susuyorum susuşum haykıran bir
319 
 Doğum Günü  (Caner Almaz)

Unutmaz insan, unutmaz asla, sadece alışır yokluğa ve ne kadar zaman geçerse geçsin alışmış olsa bile yokluk duygusuna, unutmayı istediği her neyse o, oradadır, sadece üşümüştür, soluktur rengi. Unutamamak, insanın en büyük yeteneksizliğidir.
320 
 İçinden Çocukluk Yaralarının Geçtiği Birkaç Otobüs Durağı Tanıyorum.  (Hıdır Murat Doğan)

“Tanrım, annem bu akşam beni okuldan almaya lütfen gelmesin…” dedirten öylesi zamanlar işte…

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Teslimiyet
Samile yener
Şiir > Öyküsel
Gündüz Depremi
Arman Berra
Öykü > Beklenmedik
Black Friday
Arman Berra
Öykü > Beklenmedik
Miras
Kamil Erbil
Öykü > Beklenmedik
Evlilik Kâbusu
GAYE DİLEK GEZER
Öykü > Beklenmedik
Prostat
Ömer Faruk Hüsmüllü
Öykü > Beklenmedik
Bir Ziyafet
Yûşa Irmak
Öykü > Beklenmedik
Yaban Arısı
Talha Yaman
Öykü > Beklenmedik
Nokta
Hacer AKTAŞ
Öykü > Beklenmedik
Beyaz Türkler
mehmet avcı
Öykü > Beklenmedik
Mısırcı
Cafer ŞAHİN
Öykü > Beklenmedik

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.