..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dünyayı isteyen bilime sarılsın, ahireti isteyen bilime sarılsın; hem dünyayı hem ahireti isteyen yine bilime sarılsın" -Hz. Muhammed
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
İzEdebiyat - Toplumcu
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri

Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  

İki Kız Bir Erkek
İsa Kantarcı
Roman > Aşk Romanı

BİRİNCİ BÖLÜM Gökyüzü binlerce yıldızla dolu, her gece çığlık atıyorlar. Onlara sessizce bakmaya fırsat yok. Fırsat olsa da insanın içinde huzur yok. Yapılması gerekenler bir türlü bitmiyor ve huzur denen şey çoktan uçup gitmiş hayatımda. Eskiden işler iyiydi. Lise bitmeden önce, çok eskiden… Onu yap, bunu, yap, sürekli bir şeyler, sürekli işler, pis ve çok zor işler, (gökkuşağı renginde mücadeleci bir at olmam lazım sanırım) can sıkan şeyler

[DEVAMI]

 

 


 

 




Arama Motoru


• İzEdebiyat > Öykü > Toplumcu
81 
 Umut Yalan  (Taki Akkuş)

"Kışın bizim sobamız, bu hayvanlarımız işte oğul. Toplanırız çoluk çocuk, kuru ekmek soğan aşımızı yer, üstüne tas tas kar suyu içeriz.
82 
 Ablak Yüzlü  (Mustafa Mert)

Bir banka oturdu.Denize baktı.Harika,enfes,müthiş duygularını ifade edecek kelime bulamadı.Her şeyi unutmuştu.Karşı kıyıda denizin güzelliğini seyretmeye gelmiş,tekrar geri dönmemeye kararlı gibi dimdik ,kendi güzelliklerinin farkındalığını göz ardı etmeden gururla yükselen dağlar vardı.Deniz ,balık pulu gibi yayılan küçük çok küçük kıpırtılarla grinin tonlarını sergiliyordu.Çok az mavinin de etkisi görülüyordu denizin renginde.Güneş yeni batmıştı.Bir taraf hala güneşin gitmesini kabul edememiş gibi onun sarı kırmızı parıltılarını yansıtırken,diğer taraf daha koyu griye çalan rengiyle gökyüzündeki kara bulutlardan duyduğu üzüntüyü ifade ediyordu.
83 
 Mendil Sen Kokuyordu  (Necmettin Yalcinkaya)

Herkes birilerine ağlıyordu. Kadın yerde baygın bir halde sayıklıyordu; ”Oğlum, Halom, mum kokulu oğlum” diyordu.
84 
 Bir İdeal Uğruna  (Nail Uyar)

Beklemiyordu, böyle bir şeyi hiç beklemiyodu. Şırası mıydı şimdi?Durup dururken bu atama da neyin nesiydi? Hem de şunun şurasında okulların açılmasına iki hafta kala... Atamayı mı düşünecekti, yoksa önündeki kış kıyamette Ter-ü taze karışıyla dört yaşındaki kızını mı? O da biliyordu, vatan toprağının her karışında görev yapmanın kutsal olduğunu; ama şimdi hazırlıklı değil di buna. Doğuya atanmasına değil, atamasının aniden ve zamansız olmasına üzülüyordu. Genç idealist adam içini çekti. Karısı ve kızının bu durumdan haberi yoktu.
85 
 Orada  (Necmettin Yalcinkaya)

Kadın gülümseyerek: ‘’Meraklanma canım’’ dedi. ‘’Bana bir şeycik olmaz’’ Başını kocasının omzuna yasladı. Adam simitten büyükçe bir parça kopardı, karısına verdi. Özlemle bakıştılar. Yaşlı adam sevinçten bir kez daha deliye döndü. Yüreği hafifledi ve bir kuş gibi havalanıverdi. Gözpınarlarına engel olmak istemedi. Ağlamaya başladı…
86 
 Iraklı Kızın Mektubu  (Ahmet Şenol Alkılıç)

AÇIKLAMA: Bu mektubu, tüm iyi niyetli dünya insanlarıyla paylaşmayı görev sayıyor ve sanal tarihe ibretli bir vesika olarak armağan ediyoruz… Mektupta alışılmış olduğu şekilde bir duygu sömürüsü ve beklenti değil ,hissedebilen bir insanın karmaşık
87 
 Bir Kadın  (Hilâl Erboyacı)

Karşıdan hızla gelen esmer, ince yapılı, genç kadının simsiyah gözlerinde öfke vardı.
88 
 Gölge  (Yeşim)

...hakikatler dünyasında var olanın, hayaletler dünyasından gelen kopyası...
89 
 Töre ve Zulüm/ Bölüm 4  (Necmettin Yalcinkaya)

Bir ara, “Acaba Ahmet’te beni, benim onu düşündüğüm gibi düşledi mi?“ diye geçirdi aklından.
90 
 Meydan Okuyuş  (Hilâl Erboyacı)

Yüzünde her zaman anlamaya çalıştığım gizemli bir meydan okuyuş vardı.
91 
 Sokak Fahişesi  (Ayhan Sarıkaya)

Jeepin sidi çalarından ortaya yayılan müzik,ortamın havasını değiştirmiş,her ikisi de kendinden geçmiş görünüyor olmalarına rağmen tedbiri elden bırakmıyorlardı.Adam,avına son darbeyi vurmanın anlarını bekliyordu…
92 
 Gülsüm Anne  (BİLGEPERİ)

Aradan çok uzun yıllar geçti 90 lı yıllarda yazdığım öykümdü. Ama konu hala tazeliğini koruyor. Tüm Cumartesi Annelerine İthaf Olunur.
93 
 Ne Saçma Hayal (!)  (Hilâl Erboyacı)

Almıyorum arkadaş! Ev mev almıyorum. Satın, satabilirseniz evlerinizi. Bu ülkede borçlarını ödeyemeyenlerin sayıları artsın, intiharlar, cinayetler, hırsızlıklar, boşanmalar , ruhsal bunalımlar artsın. Size ne canım?! Kim ne yaparsa yapsın!….
94 
 Tanrının Yumruğu  (Şenol Durmuş)

Kutsal kitaplardaki metinlerin satır aralarında belirtilmiştir. Tanrı bazı güçlerini ister istemez peygamberleri ile paylaşmıştır. Onlar yeryüzünde ki temsilcilerdir. O gücünü bu aracılar vasıtası ile diğer insanlara gösterecektir. Bir elin parmaklarını geçmeyen peygamberlerin sayısının azlığından olacak ki bazı güçlerini de mürşidi kamillere dağıtmaktan çekinmemiştir. Bunlar dinimizde Allah dostu olarak bilinen özel insanlardır. Ve bunlar soyları vasıtasıyla günümüze kadar ulaşmıştır. Bunlar kimdir, nerede oturur, ne iş yapar pek bilinmez ama birden hiç olmadık bir anda insanların karşısına çıkar ve hata yapan, günah işlemekte ısrar edenlere o korkunç gücü gösterir. O kafirin artık bir şansı kalmamıştır.
95 
 Kalleşler Tekkesi  (İbrahim Kilik)

Bu güruhtan zevatın, ne elinde tespih ne başında takke olur. Onlar nev'i şahsına münhasır kabilininden ve dahi Kabil'in Sulbünden günümüze kadar ulaşan, haset ve fesatın kıdemli erkânıdır. Envai türden kemlik ellerinden gelir. Her dem kötülük yapmaktan asla ve ka'ta geri durmazlar...
96 
 Rüzgar Kanatlı Harfler  (Nilay Akçay)

Önümüzden geçen ilk şiire atlayıp üzeri tozlanmış kelimelerin içinde kendimize yer açmaya çalışıyoruz. Ancak kelimeler arasında bize uygun olanı bulamıyoruz bir türlü. Acımızı giyinen bir dize, aradığımız sadece. Ellerime yapışıyor çocuk. Umutla koşmaya başlıyorum tekrar heceler arasında. Süslü kelimelerin şatafatlı sesleri arasında tanıdık bir duygu yok !
97 
 Has Adam  (Nermin Güday Kaçar)

Her mahallenin bir delisi mutlaka vardır. Bizim mahallenin delisi de Deli Ömer’ di. Onu bütün çocuklar ve köpekler çok severdi. O da onları. Çok fazla konuşmazdı Ömer. Konuşmak canı istemediği zamanlarda onunla anlaşmak da zordu zaten. Kelimeler, homurtu halinden çıkardı ağzından. Yine de biz anlardık onun ne demek istediğini. Konuştuğu zaman da susturmak için para veresimiz gelirdi. Kirliydi, pisti ama ondan hiç rahatsız olmazdık. Etrafında pervane olurduk. Sanki ona bizi çeken bir tılsım vardı.
98 
 Giyotin Kullanma Kılavuzu  (a. fuat seğmen)

“Ruhların para etmediği zamanda şeytan niye uğraşsın ruhlarınızı satın almaya. Şeytan insanı yoldan çıkardı ve görevini tamamladı. Gerisi kayanın yuvarlanmasıdır uçurumdan aşağıya. Beyninizin derinliklerine indiğinizde, kendinizi şiddetli bir yok e
99 
 Bu Aynanının Rengi Yok  (Turgay DELİBALTA)

Siyah saçlarını plastik tarağı ile okşadı, tavladı. Geceliğin yakasını göğüslerine doğru biraz daha çekip, saçlarını beyaz bedeninin üzerine salıverdi.
100 
 Bin Yıllık Ayin  (Nilay Akçay (Karakaya))

Kanla filizlenip kanla beslenen bir düşüncenin bin yıldır süregelen bir ayininden arta kalanları izliyorum

Önceki Sayfa  1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17  Sonraki Sayfa




son eklenenler
Sol El
Ertuğrul ERDOĞAN
Öykü > Toplumcu
Bir İki Gazete
Ahmet Zeytinci
Öykü > Toplumcu
Görevli
Arman Berra
Öykü > Toplumcu
Balıkçılar
Ömer Özyurt
Öykü > Toplumcu
Nur - Işık
Hakan Yozcu
Öykü > Toplumcu
Çoban Lazım 1
Veysel Başer
Öykü > Toplumcu
Balta
Yeter Özhal
Öykü > Toplumcu
Alkarısı
Veysel Başer
Öykü > Toplumcu
Sibel
Onur Ömer Dara
Öykü > Toplumcu

 


 


Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © , 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.