![](/ikon/172.gif) • ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
141
|
|
|
|
Ýsteklerimizin perde arkasýnda her zaman iyi niyetler yatmaz. Ve biz bunun farkýnda bile olmayabiliriz. |
|
142
|
|
|
|
Karagöz’e Mýsýr’daki amcasýndan bir sandýk altýn miras kalýr. Bunun üzerine Karagöz yakýn arkadaþý Hacivat ile beraber bir ticaret gemisine binip Mýsýr’a giderler. Miras iþlemlerini hallettikten sonra yine bir ticaret gemisine binip geri dönerler. Ama Marmara Denizi’nde kürekçilerin isyaný sýrasýnda su alan gemiden yolcular kayýklara binerek kurtulurlar. |
|
143
|
|
|
|
Bizim haným , zayýflamak için akapuntur
yaptýracakmýþ …
‘’ Aman dikkat et de , iðneler iþtahýný açmasýn ‘’ dedim .
|
|
144
|
|
|
|
-Sayýn Baþbakaným, nerden baksanýz siz ve 12 bakan arkadaþýmýzla bu adada mahsur kalalý 3 sene oluyor. Bence artýk çoktan aramayý kesmiþlerdir ve yeni kabine kurulmuþtur. |
|
145
|
|
|
|
Biraz sonra gözüm þoförün ön kýsmýnda bulunan dikiz aynasýnýn üzerine asýlmýþ bir kâðýda takýlýyor. Kaðýdýn üzerinde eski yazýlarla "Baðdat Hurmasý" yazýyordu. Tabii Osmanlýca okumayý bildiðim için bu yazýyý da kolayca okuyorum. Sanýyorum Arap ülkelerinden birinden alýnarak getirilen Hurma paketlerinin üzerindeki etiketlerden biri.
Þoföre "Hurma mý satýyorsun?" dedim. |
|
146
|
|
|
|
Baba mesleði dedik ya, bayraðý babamýzdan devir aldýk, biz de çocuklarýmýza zamaný gelince, gayet mütevazý bir þekilde devredip köþemize çekilmeyi de biliriz evvel Allah. Demek ki neymiþ, bu bir bayrak yarýþý, bayraðý yere düþürmemeli...
|
|
147
|
|
|
|
Yakýþýyor mu sana ? Bir de okumuþ adam olacaksýn. Sen böyle yaparsan okumamýþlar neler yapmaz ! |
|
148
|
|
|
|
Bizim iþ yerlerimizde çoðu esnafýmýz sýradan dükkânlarda mesleklerini yerine getirmektedirler. Gerek tamirci arkadaþlarýmýz, gerekse bizim gibi ayakkabý malzemesi satan esnaf arkadaþlarýmýzýn birçoðunun iþ yerlerinde tuvalet bulunmamaktadýr. Biz bu konuda çok þanslýyýz. Arkadaþlar ile artýk akraba gibi olmuþuz, birçoðu bizim dükkâna gelip, hem þehirlerarasý, hem de milletler arasý ihtiyacýný giderir. Hemen anladýnýz tabi, þehirlerarasý küçük hacet, milletler arasý büyük hacet. Öyle adlandýrmalarýmýz aramýzda, onlar kod adlarý. Her ne kadar bizi tanýmayýp o esnada dükkânýmýza girenler konuþmalarýmýzdan dolayý, ara sýra orayý telefon kulübesi zannetseler de, sonra gerçeði öðreniyorlar bir þekilde...
|
|
149
|
|
|
|
Tabi çocuklar bayaðý terliyorlar. Terleyince de su içiyorlar. Haliyle su içince de tuvalete sýkýþýyorlar. Sýkýþýnca da dýþarýdan gelen çocuklarýn bazýlarý bizim eve tuvalet kullanmaya geliyorlar... Canlarý sað olsun, hepsi de benim evlatlarým, çocuðumun arkadaþlarý, pýrýl pýrýl çocuklar. Bir çoðu yüksek öðrenimde ... |
|
150
|
|
|
|
- Evet hakim bey... Ama bir sor, sor niye yaptým.
- Hah tam üstüne bastýn kaldýr ayaðýný... Biz de onun için buradayýz. Soruyoruz þimdi sana niye yaptýn?
- Þeytana uydum Hakim bey... |
|
151
|
|
|
|
Arabamýz gýcýr gýcýr, yeni gelin gibi. Hani derler ya ''Gelin ata binmiþ ya nasip.'' demiþ. Bizim araba da beyaz renkte olduðundan ben geline benzettim, hemen biz de koltuklarýna oturup kýsmet, ya nasip desek, zararý mý olur ki? Ýnanýn insan el sürmeye de kýyamýyor, koltuklarýna oturmaya da. Hani yabancý biri elini filan deðse alýp ayaðýmýn altýna yer misin yemez misin deyip ezeceðim o hayta her kimse... |
|
152
|
|
|
|
Ýkide birde de baþkaným, diyor. Bunlar benim belediye baþkanlýðýna aday adayý olduðumu öðrenmiþ olmasýnlar! Öyle ya, felaket geliyorum, demez.
|
|
153
|
|
|
|
Saftýk, kötülük bilmeyen temiz çocuklardýk, herkesi kendimiz gibi bilirdik, çünkü rahmetli babamýzdan, annemizden öyle terbiye almýþtýk. Emanete hýyanet diye bir þey yazmazdý bizim kitabýmýzda. Arkadaþlarýmýzdan bir þey aldýk mý, zamaný gelince geri vermesini de bilirdik. Adý ne olursa olsun ister kaset, ister kitap, isterse ödünç para... |
|
154
|
|
|
|
Ooooo bakýn karþýdan kim geliyor... Þimdi ismini söyleyeceðim siz de hemen hadi ya bu O mu gerçekten diyeceksiniz...
- Sayýn Sosyal Medya fenamenlermiz... pardon fenomenlerimizden Suat Asosyal bey...
- Evet, siz bakmayýn soy adýmýn asosyal olduðuna ama ben bir sosyal medya fenomeniyim, hatta en fenomen benim, benden baþka en büyük fenomen tanýmýyorum. |
|
155
|
|
|
|
Her ne kadar evlenmemiþ olsalar da en büyük zevkleri olan þehir içinde ve þehir dýþýnda seyahat etmekten geri durmazlardý. Þimdilerde yaþlarý epey ilerlediði için eskisi gibi gezemeseler de, kýþ günü havalardan fýrsatýný buldukça baþkentin birçok semtini üþenmeden dolaþýrlardý. Birçok semti sokak sokak bilirlerdi. Bu deðiþik zamanlarda þehirde yaptýklarý geziler ruh saðlýklarýna ve beden saðlýklarýna da çok iyi geliyordu. Zaten yaz olduðu zamanda ucuz yollu turlarý takip ediyorlar ve ara ara onlara katýlýyorlardý. Kapadokya'dan Asos'a, Didim'den, Kuþ Adasý'na, Göreme'den Kafkasör'e kadar yurt içinde gitmedikleri köþe bucak kalmamýþtý. Az daha gezecek olsalar neredeyse Evliya Çelebi'nin ve Ýbn-i Batuta'nýn geçmiþte yol aldýklarý kadar yol yapacaklar, rekor kýracaklardý. |
|
156
|
|
|
|
Bu merkantilistler çok ilginç adamlarmýþ biliyor musunuz? Her bir þeyleri bizim gibiymiþ. Bu akýma, yani merkantilizme girdiklerine ve merkantilist olduklarýna, zamanla pek bir piþman oluyorlarmýþ. Çýkmak istiyorlarmýþ, fakat buna da þartlar ve doða olaylarý izin vermiyormuþ, onu da çok saðlam kaynaklardan bilgi olarak edindim... |
|
157
|
|
|
|
Bunun için keskin bir burun kýlý makasý lazým. Uzadýkça gerçekten çok kötü bir görüntü oluþturuyor burnumuzun kýllarý. Burada Tarkan'ýn ''Kýl Oldum Abi'' diye de bir þarkýsýnýn olduðunu fakat bu þarkýnýn burun kýllarý ile de bir ilgisi olmadýðýný belirtelim... Kime kýl olduysa artýk Tarkan birader, onu da bilemiyoruz, bilmekte istemiyoruz. Bize ne? |
|
158
|
|
|
|
Biz Türk Milleti olarak, acayip bir pratik zekâya sahibizdir. Ýddia ediyorum ki, pratik zekâ konusunda bizden teknolojik olarak çok ileride ülkeler bile, bizim ile bu konuda yarýþamaz, onu da geç elimize su bile dökemezler. Aþaðýda anlatacaðým olaylarda milletimiz fertlerinin pratik zekâ örneklerine tanýk olacaksýnýz... |
|
159
|
|
|
|
Burada anlatýlan olay yaþanmýþ bir olaydýr. Yaklaþýk on beþ yýl yazacaðým diye niyetlendim, bir türlü olmadý, sonunda , Ýzmir Barosu'nun mizan dergisi Kantar için bir mizah yazýsý yazmam gerekti , tuttum zaten genel hatlarý aklýmda olan bu öyküyü yazýp gönderdim. Öykü yayýnlandý. Benim hayatta yazdýðým ilk öyküdür. |
|
160
|
|
|
|
Anasýný sattýðýmýn Bayýndýr'ý, Paris'i geçtin; yaþanmaz gari burda! |
|