• ÝzEdebiyat > Öykü > Aný |
621
|
|
|
|
Bebekliðimden baþladý acýlarým.. |
|
622
|
|
|
|
Hayati mesajlar siz nerede, nasýl olursanýz olun gelir sizi bulur. |
|
623
|
|
|
|
Her yýl, ayný gün, ayný fotoðraflara bakardýk.Doðum günümde bir tek annemin yanýmda olmasý, çocukken fena halde canýmý sýkardý.Þimdi, bu durumun niye canýmý sýktýðýný anlayamýyorum.O günü annemle geçirmekten daha anlamlý ne olabilir?Ben doðarken de, yalnýzca annem ve ben vardýk.. |
|
624
|
|
625
|
|
|
|
yine hayallerim tükendi, tükenmedi sana gelen yollarým candedem... |
|
626
|
|
|
|
Ankara Erkek Öðretmen okuluna daha ilk günümden problemle baþladým |
|
627
|
|
|
|
Atatürk alfabesinin pek çok üniversitesini bitirmiþ son temsilcileriyiz. Þimdiler de kafamýz çok karýþýk,
hayretler içindeyiz. Kimler Atatürkçü, kimler deðil,
bir Osmanlý tokatý gibi yüzümüze çarpýyor. Yahut da
bu yaþananlar Atatürk'ün yazdýðý oyunun her þeyini içeren döner
sahnesi. Saygýlarýmla. |
|
628
|
|
|
|
Fýrtýnanýn sesi,Hako’nun iniltileri gibiydi.Ne yapýyordu acaba þu anda?Gözleri hala o boþlukta mýydý?Pencerede uðuldayan rüzgar,Hako’nun sesiyle bir türkü mýrýldanýyordu þimdi.Ama aðýr bir türküydü bu;kaderi yazanlarla onu oynayanlara bir küfür gibi… |
|
629
|
|
|
|
gerçek kesitten hayallere ...ng. |
|
630
|
|
|
|
Yavaþ yavaþ merdivenlere doðru yürüdüm. Bu merdivenleri defalarca inmiþ çýkmýþtým. Bazen býkkýnlýkla, bazen heyecanla; bazen sevinçle, bazen üzülerek. Ama her zaman yorularak… Merdivenleri çýkarken okula ilk geldiðim günü hatýrladým. Omzumda valizim, ürke |
|
631
|
|
|
|
Olabildiðinde pistten uzak durmaya çalýþan, daha çok konuklarla ilgilenmeyi tercih eden ablanýn, zaman zaman gelinle damada dalýp, gözlerindeki nemi kimseye farkettirmeden elinin tersiyle silmeye çalýþmasý bundan..
Erhan, uzaklardan, çok uzaklardan gülüm |
|
632
|
|
|
|
Rüyalarýmda tavuz kuþlarý görüyordum.. |
|
633
|
|
|
|
Aþk karþýlýk bulmak el ele tutuþmak ya da birbirine ne kadar çok sevdiðini söylemek deðilmiþ
Bir bakýþmýþ aþk… Anlayýþmýþ okuduðun kitapta kendini ve onu bulmakmýþ
|
|
634
|
|
|
|
.... Hani, okumakta olduðunuz bir kitabýn sayfasýný çevirirken, düþüncemiz saliseler süresince taaa uzaklara gidiverir de; yeni sayfaya yoðunlaþmanýz için biraz gayret edersiniz ; iþte öyle... Ama kesintiye uðrayan düþüncenin savrulduðu yerden döneceði yok gibiydi!... Belki de haklýydý; birdenbire kaygý yoðunluðundan bunalmasýnýn geçerli nedenleri de olabilirdi… Askeri darbe öncesi örgütlü olduðu sendikada alýþýk olduðu anlayýþlarla bunlar arasýnda daðlar kadar ayrým vardý… Darbeden sonra düzenle uygun adým içinde olmayan tüm parti, dernek ve sendikalara yapýldýðý gibi Hilmiler’ in sendikalarý da kapatýlmýþtý… Emekten, emekçiden yana olan örgütler kapatýlýrken yöneticileri de yýllarca yargýlanmýþtý. O darbelerin, iþçilerin mücadele ederek kazanmayý öðrenmelerini engellemek için yapýldýðý kabak gibi ortaya çýkmýþtý… O sýralar þube baþkaný olan Hilmi de bunlardan biri olarak sekiz yýl iki ay yirmi gün ceza bile almýþtý. Yargýtay’ ýn bozma kararýyla hepsi aklandýlar, çektikleri eziyetlerin hesabýný sorma olanaklarý olmadýðýndan herkesin yanýna kaldý!... |
|
635
|
|
|
|
Bir gün dedemin komþusu tarlasýnda çift sürerken bir aðacýn tepesinde bir leyleðin yuva yaptýðýný ve kürke bastýðýný görmüþ. Leyleðin yumurtasýnýn üzerinden kalktýðý bir gün yumurtasýný hindi yumurtasýyla deðiþtirmiþ. Ya sonrasý... (Yaþanmýþ gerçek bir hikayedir.) |
|
636
|
|
|
|
Yaþý oldukça ileriydi,ama gene de böylesi bir son beklemiyordu doðrusu.”Ben ayakta iken giderim!” diye düþünürdü hep.Öyle olmadýðýný aylarca yatarak anlamýþtý artýk.Biraz kýmýldandý,yorganý azýcýk oynattý ve karýsýna seslendi:
|
|
637
|
|
|
|
Baþkasýnýn özel yaþamýný teþhir ettiðim için vicdanen rahatsýzým. “Yapmamalýydým” diye düþünüyorum.Býrakalým vicdan muhasebesini de isterseniz iþimize bakalým.
|
|
638
|
|
|
|
Evimize ilk geldiklerinde günlerce babama ve anneme yakýn bir yerde uyuma ihtiyacý hissettim.Korkuyordum, rüyalarýma bile giriyorlardý.Çünkü misafirlerimiz iki beyaz torba dolusu yüzlerce insan kemiðiydi. Hepsi biraraya getirilip sýralandýðýnda iki in |
|
639
|
|
|
|
Nenemle Ursula K. Le Guin arasýndaki tek farkýn, onun gibi bir fantastik köy hikayeleri müellifinin ölüm döþeðinde -muhtemelen yine bir þeyler anlatýrken- birdenbire çenesinin kilitlenip, tavana asýlý kalan gözleriyle birlikte, dört yýl önce ölmüþ olmasýydý ve bu durum bir hayli acýydý. |
|
640
|
|
|
|
Yeryüzünde var mı ki bir sevda uğruna gözyaşı dökülmesin? |
|