• İzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
741
|
|
|
|
Ya da sınırlanma veya sorumluluk içindeki tutumunuzla siz doyduktan sonra çevreye nötr durumla oluşunuzdur. Siz kolektifin mülk yaptığı bağıntı durumlara benim demekle kişinin kendi başına yapamaz olacağı bir şeyi sahiplenmesi ve dengenin bu sahipliğe göre eğilmesi sistemin çok fena bozulmasıydı.
|
|
742
|
|
|
|
Ön ittifaklar mirasını aldıkları totem dönemi setezci kültürle yadsımışlardı. Köeci dnemde mirasını aldığı ön ittifakı dönemi özel mülkiyetçi inşa oluşun kaide ve kuralları içindeki yadsımalarla aşmıştı ki bu yadsıyanın yadsınmasıydı |
|
743
|
|
744
|
|
|
|
Tarihi bir gerçeği anlayamamak kusurumuzdan, insan muhayyilesinin dehası olan, masal doğmuştu. Bu ilkeye kusurdan doğan yarar ilkesi denir. İnsanlık anlayamadığı ama kendisine aktarılan söylence destan türü şeylerin kurgu gibi gelen büyüsüne öykündü. Günceldeki olup bitenleri, masaldaki gibi hoş gelen bir anlatımın (kurgu) tarzıyla, insanlar hayal gücünü harekete geçirmişti. Kusurdaki güzellik buradaydı. |
|
745
|
|
|
|
Var oluş kendisinin beliren bir durumu karşısında, var olup ta beliremeyen birçok oyuk alanları üzerinde de yine kendi zıddıyla birlikte, bir ve çok oluşla bir arada belirişti. Bu bir asalağın oluşmasındaki “oyuk alan etkisiydi” de. Ve eylemler karşılık oyuk alan etkisiyle (zıddıyla) var oluştu. Yani var oluş çoklu “alan etkili” bir belirme durumuyla bir ve bir çoktu. Kolektifi ilik üreten bağ enerjisiyle TEKİL, paylaşan enerji ile ÇOĞULDUR.
|
|
746
|
|
|
|
İçe açık dışa kapalı çevre etkisinin sosyal ortamlı ORTAK dili TOTEMDİR. Totem; karmaşık olan çevre etkisini anlamlı ve yalın kılar. Totem o müşterekliğin ya da iştirakin (ortaklığın), anlam birliği eylem birliği ve sağlatma birliği olan bağ ilişkisidir. |
|
747
|
|
|
|
Büyük dünyada olup biten şeyler, büyük oranda neden seldirler. Ve makro dünyada “olgu ve olaylar çok küçük durumlarıyla ya da istisna durumlarıyla olup bitenler neden sel olmayan durumdurlar”. |
|
748
|
|
|
|
Köleci sistem giderek tahammül edilmez oluyordu. Sistemin öncesi bilinmiyordu. Bu nedenle mevcut sistemin alternatifi düşünülmeden, sistemin böyle olurluğu zorunlu olurla algılanıyordu.Sistemin içinde kalıp, sistemin imanı doğrultusunda sistemin vicdanı oluşacaktı. |
|
749
|
|
|
|
Bu gerekçeyle batı başkentlerinde bir nüfus kırımı hesaplanmaktadır. Bu durum baştan beri planlı olunacak bir süreç içinde hiç olmaması gerekirken şimdi vahşi bir yıkımla ya kendi elimizle kendi boğazımızı sıkacaktık.
Ya da 150° dereceye tırmanmış sıcaklığı ile bizler doğanın elinde geri döndürülemez bir süreç olmanın kırımlı bir dramı olarak gerçekleşecekti. İhmal olan buydu.
|
|
750
|
|
|
|
Özgecil bir davranışlar da kişimizi; kişimizin kendisini, kendi grubu için feda oluşa götürüyordu. Çünkü kişiler burada sen yoksan veya grup yoksa ben de yokum türünden algıları ortaya koyuyordu.
Kendisini feda etme tutumlu sonuç, özgecil oluş nedenleydi. Ağ ilişkisi içinde özgecil oluş, fedakâr olmaya, fedakâr olmanın bir sosyal duyuşu da köleci sistem içinde ana olmanın baskı ve basıncına neden olmuştu.
Bu baskı ve basıncı oluşan köleci etkili güzel sözlerden birisi de “ananın bastığı yavru ölmez” denişle olan söylemdi. Hâlbuki ki özgecil olucu fedakârlık, kolektif davranmanın sonucunda edinilen paydaşlı bir bilgi olmanın sonucuydu.
|
|
751
|
|
|
|
Hücrenin yalıtım içerikleri kadar girişmesinin toplamı kadar etki sel duyum alışması, hücrenin kendi bilinci olmasıydı. Yine en az bu iç duyum kadar hücreyle az çok girişen çevrenin de hücrede yaptığı dış alışmalar da hücre bilinci, olmuştu. İşlevler, fiziki işlevi kadarla kendisinin bilinciydi. |
|
752
|
|
|
|
Mars’a siz gitmiyordunuz. Mars’a siz gitmeyecektiniz. Toplumunuz üzerinde türünüz Mars’a gidecekti. Kolektif olan türsel oluşu da içerir. Oysa kişisel olan kişisel olanı; yalnız kendisini içerir ile ben derdi. Siz kişisi çıkar oluş üzerinde kolektifi yok sayarak; kolektif bağıntılı sinerji ile ürettirip ama bu sinerjiyi yok sayarak (ortaklar tanımayışla) ortaklık eylemli sonuç üzerinde kâr diye ticaret diye kazanç diye ali cengiz oyunları oynuyordunuz.
|
|
753
|
|
|
|
Totemi mana içinde doğuranların değil; grubun ortak sahipliği olan zekâ ve amaçlılıktı. Yalıtım içindeki totem alan zekânın yanına amacı koymakla her şeyi grubu için yapmıştı. Amaç totem alanın görünmez imgeli, ruhu olmuştu.
|
|
754
|
|
|
|
Bu ortak tanır olana karşı ortak tanımaz olan en az iki tane ayrı ayrı takdir ve iradenin çarpışmasıydı. Kolektifi iliği söyleyen irade ile kolektifi iliğe karşı olan iradeydi. Karşıtına göre inşa ve düşünce olmakla bu tecelli El’in bir çokluk karşısında belirmesidir.
|
|
755
|
|
|
|
Kutsal kadın, yani şimdiki deyişle kutsal fahişeler gruplar arası ilk temasın bağlacı olmuştular. Cinsel dokunumla oluşan kandaşlık bağı, kutsal kadınlar sayesinde kendi totemi sinde; dıştaki totemilere doğru açılan bir sosyal mana anlaması olmuştu.
|
|
756
|
|
|
|
Ahlak ve Namus her toplumda göreceli şekilde farklı kavramlar taşısa da, Deontolojik tespitlere göre her insanın maddi ve manevi açıdan çevresini rencide etmeden en makul şekilde yaşaması demektir. |
|
757
|
|
|
|
Bir uyarı sinyali geldiğinde denge durumu ters polarmalı duruma dönüşür. Yani bu kes dış zar gerilimi – polarmalı, iç zar gerilimi de + polarmalı olur. İlk durum + – yönlü polarite iken gönderilen sinyal impulusu ile zar gerilimi - + yönlü potansiyele dönüşür.
|
|
758
|
|
|
|
Bunu kolektif sahipli somutluğa karşı bu somutluğun tersi ve zıddı olması ile "mülk benim" diye seslenen bir soyut anlayışa yaptıracaktı. Bu soyut seslenme, gizli niyetin kendisiydi. "Mülkümü dilediğime, dilediğim kadar vermekle kimine nasibini kıstım. Mülkümden kiminize az, kiminize çok pay var. Kimine de paydan hiç vermedik" diyecekti. |
|
759
|
|
|
|
“İşlev enerji düzenini” oluşan bağ durumlar, bu bağ durumların girdi çıktısının dıştan aktif ve pasif yolla edinilirler. Aktif seleksiyonlu sistemlere oto kontrollü canlı sistemler diyoruz. Bütün sistemler az çok pasif durumla edilgin olabilmektedirler. Dışta temin edilen bu enerji; bağ enerjiyi oluşan elemen ter öğeler üzerinde farklı farklı girişimlerle farklı farklı belirimle olurlar.
|
|
760
|
|
|
|
Üretim hareketi bu bağıl hareketlerle bir üretim işi olur. Bunun boşluk devinme kalıbı da toplumla, toplumun içindedir. Toplum, parçalı ön süreçlerle entegre olandı. Ön süreçler de son süreçlere gider. Toplum son süreçleri ile de; başlangıçtaki parçalı oluşun kendisidir.
|
|