• ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
241
|
|
|
|
Her þeyden önce insan anatomik olarak enerji deposuna benzer þekilde sürekli ses, ýsý, ýþýk, sývý, koku, renk, tat ve özelliðini tarif edemeyeceðimiz çeþitli saydam sinyalleri alýp depolayan, ayný zamanda dýþa gönderen güçlü bir alýcý ve verici özelliðe sahip manyetik bir cisimdir. |
|
242
|
|
|
|
Hayat organize tepkiler çeþidiyledir. Hayat uyarýlan yalýtýma bütünlük içinde uyarýya yalýtýma bütünlükle bir cevap yansýtmasý ile olan bir örgütlenmedir. Hayat organizeni örgütlenme içindeki bir bileþimin özelliði olan yeni bir kolektif kapasite ve yeni bir bileþimse yaratýcýlýktýr.
|
|
243
|
|
|
|
Öz yönetimler genel iþleyiþle merkezin politikalarýna baðlý olma çerçevesindeki durumun, kendi teknik teknolojik hassaslýðýnýn yönetimi olan hýzlý kararlarýn çok özel ve özgün iradesi oluþtur. Ýþte merkezi yönetim, istese de buna karýþmaz.
|
|
244
|
|
|
|
Entegrasyonun parça bileþimleri olan yeti sel uzay zamaný dünyaya özgü bir damgayla kodlanacaktý. Bu kodlanma evrensel uzay zaman genel baðýntýsýný veren yasalarýn içindedir. Dünya kendi dýþýnda birçok baðýntý durumla giriþme olan özel yalýtýmýna özgü, özel kapasite baðýntýlý kimi kendi yasalarýyla çevrim olup, kendi aðýrlýk merkezlerini oluþacaktý.
|
|
245
|
|
|
|
Doðrultmalar temel eksene göre deðil, sanal ve kiþi tamahý iradeyi yansýtan vahye göreydi. Ýsa, Musa gibi duyarlý kiþilerin intikaya uðratýlmýþ bu tarz sanal belirlenmelerle oluþan köleci düþünce içinde; herkes gibi neler çektiðini anlayabilmemiz için anlatýyordum.
|
|
246
|
|
|
|
Kalbinde âþýk olduðun kadýnýn týrnak izleri/
Parmaklarýn renksiz bir pisuvarýn simetrik delikleri/
Kanýyor…/
Hayatýn kanýyor…/
Anla…/
Anlýðýndaki tüm yalnýzlýklara/
Tüm terk edilmiþliklere ve tüm yenilgilere raðmen/
Anla…/ |
|
247
|
|
|
|
Kuantum bir noktanýn her yöne ortam salýnmasý veren bileþimi zar yüzeyle, zar yüzeyi oluþan bileþik bir boyutlu ipliksi kuantlarla olasýydý. Bileþim; ileri geri olan çizgi boyutlu titreþimle, bir boyutun saðýna soluna açýlým veren iki boyutlu dalga hareketiydi. |
|
248
|
|
|
|
Kolektif alanýn merkezinde, kolektif alanýn merkez yüzey düzlemine doðru giriþen enerji akýþý (bilgi akýþý), “kolektife edilmiþ modülasyon dirençli uygulamalarla kontrol edilir”. |
|
249
|
|
|
|
Yer tanýmý Akatlý gruba göre aþaðý toraklarda oturanlardý. Genellikle tarýmcý ve balýk üreticisi gruplardý. Yerden göðe, yukarý topraklara çýkanlardý.
Gök te Sümerlere göre yukarý topraklardý. Yukarý toprakta oturanlardý. Yani Göklülerdi. Gökte oturanlardý. Gökten yere inenlerdi. Gök yerliler genellikle çoban toplumlardý.
El kolektif sahibi yete, yani zaten sizin ittifakýnýz olan ve sizin ittifak gücünüz olan kolektif bir Yer ve Gök’ün giriþme iliþkisine; “Yeri göðü size verdim” diyordu. Yer’i Gök’ü bugünkü anlamýyla anlamayýnýz. Biliþ olan, hayranlýk uyandýran konu; doðanýn akseden yer gök uzamý deðildi |
|
250
|
|
|
|
Ortamýn saydam olup, saydam olmamasýný giriþimle ýþýk belirler. Biz de ýþýk geçiren ortama, saydam; ýþýk geçirmeyen ortama da saydam olmayan ortam deriz. Fakat ortam da ýþýðýn yola devam edip etmeyeceðine iliþkin giriþimle ýþýðýn davranýþýný ya da ýþýðýn nasýl davranacaðýný belirler. |
|
251
|
|
|
|
Hayat çevresinde olup biten kýsýtlý bir kütle, kýsýtlý bir enerji, kýsýtlý bir iþlev durumlarla ve bunlarýn kýsmi bir reaksiyonlarý içinde yaptýðý seçme ayýklamalarýyla kýsmi bir yalýtýmla oluyordu. Geçici olarak entropiyi durduruyordu. |
|
252
|
|
|
|
Kolektif süreç, kiþi üzerine daðýlýmla birçok türlü olan baþka-baþka enerjiyi, kolektif birim zaman üzerindeki iþlevsel ve görevdeþ daðýlýmýyla iþlerge (tahrik) eden enerjilere dönüþüyordu. Kolektif süreç iþlevsel görevdeþlikle iþleyim gücünü (farklý totem mesleði sektörleri atölyeleri) ortaya çýkarýyordu |
|
253
|
|
|
|
Mülksüz olup ta çalýþacak olan, yani emek nesnesinden mahrum kalan yoksullar, El' e teslim olmakla Ýbrahim'in ilahý olan El 'e teveccüh ediyorlardý. Ýbrahim’i mülke boðan El 'e eðilim ediyorlardý. Köleci koþullar içindeki yoksulluk sonrasý zenginleþmeyi; "O seni yoksul bulup zengin etmedi mi?" diyenle, kendi tarihselliðini dýþa vuran El, ayný El 'di. |
|
254
|
|
|
|
Evrim, diðer evren yasalarý gibi bir yasaydý. Yasa olduðu tartýþýlmazdý. Ama o alandaki evrimin nasýl olmuþ olduðunu belirten teoriler üzerinde tartýþmalar, hem doðruydu; hem kaçýnýlmazdý. Evrim, þeylerin geçmiþi ve tarihi olmakla bizim tarihsel bilincimizi oluþuyordu. Bu evrimsel baþlangýç içinde de ne mülk, ne rýzk ve ne de hayat kavramý bir çýrpýda yoktu. |
|
255
|
|
|
|
Köleci sistemin kullarý birbirine karþý "çýkar bak cebinde 2000 liralýk telefon var" diye sataþýr, ayrýþýr. Oysa bu kul kiþi 2000 liralýk telefona karþý o kiþinin en az 6000 liralýk " kolektif iþgücü üretmekle"; 4000 liralýk "alým gücünü azalttýklarý iþleyim kuvvet olan kolektif depo enerjiyi", kâr saikýyla iþveren efendilerine býraktýðýný hiç bilmezler. Konu olan þey iki bin liralýk telefona sahip olup olmaktan öte amorti emekten gayri; artýp biriken, vergi olan kolektif emeðe kolektif sahip çýkmaktý.
|
|
256
|
|
|
|
Einstein' in Görelilik Teorisinin bir eleþtirisini bulacaksýnýz bu yazýda...Daha tam olarak anlaþýlmadan, irrasyonalizmin hüküm sürdüðü topraklarda popülerliðini kabul ettirmiþ bir teorinin gerçekte ne demek istediðinin açýlýmý... |
|
257
|
|
|
|
Kolektif alan kiþi davranýþlý salýným genlikleriyle iç içe geçiþen giriþmelerdir. Aç insanýn salýnan frekanslarý savunma durumunda olan kiþinin salýným frekanslarý arasýndaki boþluklu tanecikli kýsýmlarla giriþen eylemiyle kolektif ortamýn iþlerge kuvveti dediðimiz tahrik enerjisini ortaya koymaktadýr. |
|
258
|
|
|
|
Doða bileþenli söylem bile tekil söylem gibi olmakla bir giriþmenin, bir bütünlüðün adýdýr. Giriþme ya parçalar arasý uyum veya uyumsuz durumla; fark durum, firen etkili durum, kýyas, oran durumlarýyla birbirini destekleyen, birbirini sönümleyen durumlar gibi türlü türlü giriþmelerdir. |
|
259
|
|
|
|
Her olgu ve olayý veya bir düþünceyi, bir eylemi baþlatmak demek "yeni bir üssel durumlu eylem alaný açmaktý". Her açýlan eylem alanýna "eþ anlý bir zaman mekân ve zaman mekân boþluðu eþlik eder". Siz de eyleminize koþut olarak açýlan bu zaman ve mekânda olmak zorundasýnýz. |
|
260
|
|
|
|
Hâlbuki ki ne yetenek ne us, sýnýfsal bir karakter deðildiler. Yetiler üzerine sýnýfsal karakterle yansýtmaydý (öðretiydi). Ancak köleci toplumlar da "bilmesinlercilik-anlam bilim oyunu-semantizm) uygulanýr”. Egemen sýnýflarýn yaptýðý bilmesinler taktiði içinde çalýþan emek kesimleri, her zaman kolektif eðitim öðretim eksikliði içinde tutulurlar. |
|