• ÝzEdebiyat > Bilimsel > Felsefe |
381
|
|
|
|
Derenin kuþu, kolektif alan içinde kolektif üretimle ortaya konuyordu. Derenin taþý ancak kolektif alan içinde kolektif kuvvet ve kolektif yeteneðin ortaya koyduðu teknik ve teknolojilerden oluþuyordu.
|
|
382
|
|
|
|
Dürüstlük; gerçek insan olmayý gerektiren bilimsellik ve büyük bir erdemlilik ister. Bunun kriterleriyse hem bireysel hem de toplumsal açýdan çaba, sabýr, emek, kararlýlýk, akýl, zeka ve iyi bir eðitime sahip olmakla mümkün.
|
|
383
|
|
|
|
Baltanýn sapý da kolektif güç olmadýðýnýz halde, kolektif güce hükmetmek isteyen kendi bencilliðinizdir. Burada kiþi hem kiþi benci, hem kolektif benci bir özgecilikle birbirini destekleyip sürdüren ve birbirine dönüþen özgecilikle ikinci hüviyeti kazanýyordu. Benci ve özgeci iliþki iyi gözetilmezse, kiþi dissosiyatif bir enfeksiyona kapýlýyordu. |
|
384
|
|
|
|
Ýnsanlýðýn buluncu içinde derinden derine kendisini duyurtup, arada sýrada her münasebetsiz durumda (!) su yüzüne çýkan kolektif bulunç ile köleci buluncun çatýþmasý vardý. Kolektif bulunç köleci acýma ve merhamet buluncu içinde akýþla kendisini yeryüzüne vakfeden bir insanlýk buluncu olmuþtu. |
|
385
|
|
|
|
Yamyamlar en az iþ ve en az enerji harcamasýný yapacak bir yorulma ilkesi gereði ve çatýþmalar içinde kendisinin de ölme riskini bertaraf etme adýna yiyeceðe yönelip; diðerlerinin canýna dokunmayacaktý. Yamyamlarýn kolaylýkla saðladýklarý hazýr sunu yiyecekleri varken; kendisinin de taarruza uðrayacaðý nedenle ne gruba ne ölülerine dokunmuyordu. Yani daðý aþmaya gayret etmiyor, daðý eteðinden dolanýyordu. |
|
386
|
|
|
|
Kardeþlik söylemi kiþinin totem kardeþlerden doðmasý anlayýþýdýr. Zaten izole yapýda baþka türlüsü de olamaz. Köleci dönemim aile izolasyonu ayný mantýðý aile mirasý nedenle ortaya kor. Kiþinin kendisini totem kardeþler anlayýþýndaki yansýmalara göre doðrultulmasýdýr.
Totem kardeþlik söylemi totem alanýn ortak mirasçýsýdýr. Kolektif ortamýn paydaþýdýr. Ya da doðada kolektif saðlananlarýn veya kolektif ortamýn bilgi gibi teknik teknolojik, araç gereç gibi özne-nesnel kolektif üretilenlerin ortaðýdýr.
|
|
387
|
|
|
|
Özne nesnel kolektif tahrik kuvveti kolektif depo gücünü oluþur. Özne nesnel kolektif tahrik (iþlerge) kuvveti araç gereç amortismanýný oluþur. Kolektif tasarým tahrikini, araþtýrma geliþtirme tahrikini vs. karþýlar bir sinerji ve bileþim gücünün özelliði olmakla kolektif alanýn kolektif tahrik (iþlerge) gücü olmaktadýr.
|
|
388
|
|
|
|
Köleci sistem yanýlsatýcý bir imajdý. Köleci sistem kendisinin ezelden beri var olmasýný söylemekle, güya kolektif sisteme açýklama olmuþtu! Oysa köleci sistem gerçeði perdeler.
|
|
389
|
|
|
|
felsefe ve edebiyatta nihilizm sorunu.. |
|
390
|
|
|
|
Bu köleci vicdani muhasebe yeni bir düþünce ve eylem, alaný açacaktý. Bu yeni söylemli eylem alanýna göre vicdanýnýz “sað elin verdiðini, sol el görmesin” diyecekti. Ama güzel söz deðil mi? Bu güzellikle siz farkýna varmadan kolektif referansa göre yanlýþ olaný meþrulaþýyordunuz. Emeði gasp edilen düþkünlerin sadaka alma iþi El mantýðý ile meþrulaþýyordu. |
|
391
|
|
|
|
Çevrenin üzerimizde belirme yapan bir alan etkisi vardý. Yaþam genellikle belli çevreye göre uyum içinde olmakla; yaþam belli bir totem bölgenin özgün alan etkisi altýndaydý.
|
|
392
|
|
|
|
Bilinç tarihseldi ve bütüne dek tanýmlanamayan biçimle, özle olup bitene göre tamamlanmak istenen, aktarýlan izleklerle görünüp kaybolan, düþünceden im imgeler de taþýyordu. Sanal diyagramda bütün þöyle böyle kabataslaklardý. |
|
393
|
|
|
|
Gruplar "emeðin deðiþile bilirliðini" zaten kendi grubunun kolektif iliþkileri içinde anlamýþtý. Hem de canýný ve ölülerini yenmekten kurtarmak için barbarlara sunduðu kurban takdime si içinde emeklerin gruplar dýþýnda da deðiþtirilebilir olduðunu iyice pekiþtirmiþti.
Emek, grubun gördüðü her bir iþte billurlaþýyordu. Ve billurlaþan emek ürünü iþler birbiri arasýnda deðiþilir kardeþ payý oluyordu. Emeðin veya üretilen ürünlerin, karþýlýk ürünlerle deðiþtirmesi nesnel koþuldu. Billurlaþan emeðin ürün içindeki deðiþtirme deðerli takas iþi, o grubu dýþa, eðim ediyordu.
Fakat grubun yalýtým koþullu öznel sosyolojini olan totem kardeþliði; grubun dýþa eðilimine zorluk (direnç) gösteriyordu.
Totem kardeþliði nedenle gruplar bir türlü baðdaþamýyordu. Öznel grup sosyolojisi ve öznel grup kültürü yani etnik oluþ; üreten mantýða göre oluþmadýðý nedenle dýþtaki gruplarý dýþlýyordu!
|
|
394
|
|
|
|
Analitik bilimsel düþünce ve kültürden uzak kiþi, toplum; “Ýlericilik ile Gericiliði” en basit bakýþ açýsý olan þekilcilikte görür. Bununla dünyaya mesaj verilmesi zavallý ve çaresizliðin bir ifadesidir. |
|
395
|
|
|
|
Aþk: Kimya / Apriori duygularýn dökümünün saðlanmasý...
Aþk, günümüzün ve bu dünyanýn en önemli icadýdýr. Tanrýsal bir emir olmamasý hiçbir kutsal kitapta yer almamasýndan kaynaklanmaz. Aþk, insanlarýn geliþtirdiði en insancýl buluþtur. Aþk, o kadar çok þeyi örter ki…
|
|
396
|
|
|
|
Ýlk sel dönem içinde sunuda bulunma iþi pek olasý görülmez. Bu kiþinin kendisinde bilmeyle aklýna gelecekse de sunu depo edilen fazlalýk enerjiden kaynaklý bir birikimler süreci iþiydi. Ýlk sel dönem içinde depo edilen bir kolektif birikimin olmamasý, bu düþüncenin kolay kolay hayata geçmesini engelleyen durumdu.
|
|
397
|
|
|
|
Bunlarý niye söylüyordum? Süreci anlamak için söylüyordum. Musa-Ýsa gibi duyarlýlýðý anlamak; vahiy ile oluþturulan köleci kolektif mantýðý, geçmiþi ile birlikte anlamamýz için söylüyordum. Eðrilikler karþýsýnda, köleci çýkarým ile yapýlan doðrultmalar, olmasý gerekene göre yapýlan doðrultmalar deðildi.
Doðrultmalar temel eksene göre deðil, sanal ve kiþi tamahý iradeyi yansýtan vahye göreydi. Ýsa, Musa gibi duyarlý kiþilerin intikaya uðratýlmýþ bu tarz sanal belirlenmelerle oluþan köleci kolektif düþünce içinde olmalarý; herkes gibi onlarýn da neler çektiðini anlayabilmemiz için anlatýyordum.
Bazen okur hem zaman kýtlýðý nedenle, hem ilgi alný olup olmamakla her yazdýðýnýzý deðil de ilgisini çeken baþlýða dek konuyu hasbel kader okuyor olacaktýr. Bu nedenle siz baþka yerde belirtseniz de her bir konu içinde de tekrarlar yapmak zorunda kalýrsýnýz. Yazýnýz tematik bir devam olmakla bazý tematik konular o konu içinde tekrarlanýyor da olabilir. |
|
398
|
|
|
|
Oysa spritüal bir ruhçu öðreti, üçüncü boyut hacimle üreten kolektif bir mülke, “mülk benim” diyen söylemin üs sel devinimli açýlýmlarý içine ikame edilmekle, bu çýkarým; Hay Bin Yaksan da kiþi aklýna bir þaþýrtma vermektedir |
|
399
|
|
|
|
Hayatýn, evrenin, var oluþun; bin bir kýlýða giren kullaným ve baðýntýlý enerji düzey ve düzen iliþkileri olduðunu unutan bilmezlik; böylesi cennetin üreticisi ve tüketicisi olmayý býrakýp; bedava ve sömürü olan cennetin peþine düþer. Sömürüldüðü gibi sömürmek ister. Sömürüyü insan olma ilkesine aykýrý olduðu için deðil sömüremediði için lanetler.
|
|
400
|
|
|
|
Takas ve ittifaklar üreten iliþkili üreten hareketin üssel açýlýmýydýlar. Ýyilik, kötülük, ahlak, gasp, darp, öldürme, adil olma zulüm, sadaka, zekât vs. de El mana anlayýþlý düþüncenin kolektifçe üretilenleri, paylaþým asamasýn da El takdirine göre uygulamasý yapýlacak olan üssel durumun açýlýmlarýydý. |
|