• İzEdebiyat > Deneme > Yaşam |
721
|
|
|
|
Bana göre şiir; iç dünyamızın ruhsal coğrafyasıdır. |
|
722
|
|
|
|
"…Geçer sokaktan bakışsız bir kedi kara. Çuvalında yeni ölmüş bir çocuk, kanatları sığmamış..."
İkinci yeni akımından bir şiir. Ve elbette pek garip. Anlamsız. Şairi Ece Ayhan. Henüz bir çocukken ablası intihar etmiş, derin olarak etkilendiği b |
|
723
|
|
724
|
|
|
|
Neden yaşamla birebir ilişkisi vardır tiyatronun? Çünkü o, yaşamın içinden damıtır oyunlarını. Ve yaşamın kendisi bir tiyatrodur aslında.Bebeklikte başlar oyunculuk. Her ağlayışında kendisini anne veya babasının koynunda bulan bebek, ilk oyununu sergiler.Hiçbir fiziksel sorunu olmasa bile ağlaması oyunun ilk sahnesidir. Evet o sahneler, sahnelere eklenir ve en saf, en temiz ilk oyun tamamlanır: “çocukluk yıllarım”. Bu oyun belki de bizim kendi yazdığımız ve oynadığımız ilk ve son oyundur. |
|
725
|
|
|
|
Hayatta herkes birilerine miras bırakabilir,ama önemli olan değer verilen bir isim bırakmak olmalı |
|
726
|
|
|
|
“Biliyormusun?” Dedi kadın, “Lütfuma çoktan ermişsin”.... |
|
727
|
|
|
|
kuyuda tutarsın düşünceleri
..........Ümit olur bazen gözyaşın, akıtırsın birer birer
..........Bu yalan dünya kime kalmış kalacak dersin
..........Korku mu ürpertir seni tedirginlik mi çözemezsin
..........Bildiğin bilemediklerine ters gelir akamazsın akman gereken yere |
|
728
|
|
|
|
Oysa biriken düşüncelerle değil, onları çağıran Hayat'ın gösterdikleriyle doluydu avuçlarım...
|
|
729
|
|
|
|
Görsel belleğin diri dünyasında yaşanmış ve yaşanması ümit edilenler arasındaki çekişme hiç bitmez. Öyle ki insanı alır sürükler zamanın sonsuz algısında. Kendini alamaz, zaman zaman kaptırırsın büyünün hoş ritmine. Dans eder gibidir tüm figürlerin hareketleri, yumuşak bir koşulsuzluk hüküm sürer. |
|
730
|
|
|
|
“Son gidişin olur umarım eski sevgili” diye el salladım ardından ona göstermeden. Çünkü her dönüşün beni de senin kadar yaralıyor. |
|
731
|
|
|
|
on dokuzuncu yüzyılda avrupa kökenli ekonomik, sosyal ve siyasal fikirleri osmanlı toplumunda da etkili olmuştur. genç kuşak osmanlılar avrupa’da oluşan kültürel akımları tanımaya çalışırlar. |
|
732
|
|
|
|
Herkesin bir gecesi vardır. Paylaşılan değil benliğe ait olan bir zamanda sürer artık gece. Tüm hatırlanacaklar ve yaşanacaklar günün bereketli iklimine bırakılmıştır. Çünkü gece zamansızdır ve o kapılar ardında sürer. Karanlık örter tüm görünenleri. Bilinmezliğin yüreklere bıraktığı korku ile gelir gece. Çünkü o, koyu bir bilinmezliktir her yerde. Belki de insanları kendi dünyalarına iten de budur: Karanlığın kendi sırlarını insanlara vermemesi. Kendine has kuralları ve yaşam ilkeleri vardır gecenin. Nasıl ki gözler her şeye muktedir ise gün içinde, işte gecede de bir o kadar güçsüz ve takatsizdir. |
|
733
|
|
|
|
Mutluyum bugün.Çünkü; ‘YAŞLANMAK GÜZELDİR’
|
|
734
|
|
|
|
Var olmak, var olabilmek… Beyinde başlayan sancıların yıllarca, saatlerce, saniyelerce (mecburen) devam et(tiril)mesi… |
|
735
|
|
|
|
Bu kez senin için, sana yazıyorum ama yazdıkların ben nefes aldıkça ve yazı beni bırakmadıkça son bulmayacak.
Yazdığım her bir satırla huzura kavuşacağını biliyorum. |
|
736
|
|
|
|
Şarkıların yaşamımızdaki yeri ve anlamı üzerine... |
|
737
|
|
|
|
Umut...En yıkılmazları yıkan hain...iblislerin haremde en gözdesi...Umutsuzluğa dönüştüğünde kıyametlerin en kefensizi...Umutsuzluktan dönüştüğünde cennetin ta kendisi... |
|
738
|
|
|
|
imkansızlar yaratıyorum dağlar boyu. İhtişamından gözlerim kamaşıyor. |
|
739
|
|
|
|
Sana doğuyorum her sabah ve sana batıyorum her akşam..belki de her kış sana yağıyorum..! /
/
seni sana soramıyorum..beni anlatamıyorum sana..! |
|
740
|
|
|
|
Uzak durmasını istediğimiz ölüm, kuşların kanadında gelmekte ve bir kanadında çocuklarımız uçup gitmekte.
|
|