• İzEdebiyat > Deneme > Yaşam |
1381
|
|
|
|
Bugün uzun süredir iç kanamalarımı saymazsak ilk ağlayışım. |
|
1382
|
|
|
|
"Yolculuk esnasında camdan bakmak, candan bakmak gibidir. O an içinden geçenler gözlerinden dışarı doğru akar gider." Yani yolculuk candır, kıymetini bilene... |
|
1383
|
|
|
|
sadece dokunamadıklarımız acı veriri avuçlarımıza,dokunduklarımızda ise acı biz oluruz... |
|
1384
|
|
|
|
Çağımızın bilgi çağı olduğu söyleniyor. Bence değil ! Günümüzde bilgiye ulaşmak çok kolay. Eskisi gibi ciltlerce kitaplara sahip olmak gerekmiyor. Bir tuşla hertürlü bilgiye erişebiliyoruz. Günümüzde teknoloji, hamallığı ortadan kaldırmıştır ; gerek fiziksel, gerekse zihinsel hamallığı. Dünyanın bir ucuna yorulmadan gidebiliyoruz. Bir tuşla hertürlü bilgiye erişebiliyoruz. O halde, bilgi, elde etmesini bilenler için kolayca erişilebilecek bir konumda. Önemli olan bu bilgiyi kullanabilmek. Yani düşünmek. Zamanımız “Bilgi Çağı” değil “Düşünme/irdeleme” çağıdır. Ancak, farklı düşünme yöntemleri ile yeni bilgilere erişebiliriz.
|
|
1385
|
|
1386
|
|
|
|
Korkuyorum! Belleğimi, kimliğimi kaybetmekten korkuyorum. Evde hergün babamı ziyaret ederken, sen kimlerdensin söyle bakayım diyen babam olmaktan korkuyorum. Hâlâ kendini lise son sınıfta zanneden annem olmaktan korkuyorum. |
|
1387
|
|
|
|
günahlarımızdan arınmanın, onları tamamen yok etmenin bir yolu var mı acaba?... |
|
1388
|
|
|
|
Aşk adlı yazıma bir katkı... |
|
1389
|
|
|
|
geçmişi bırakmış fakat yarına umut taşımayan bir gecede tutuklu kalmışsan ... |
|
1390
|
|
|
|
Bazen derken zaman geçiyor.
Bazen..
Bazen seni özlüyorum.
İşte hepsi bu. |
|
1391
|
|
|
|
Sizce Türk Gençleri bu konuda gereken duyarlılığı gösteriyor mu?Sizce bizler eğitimimize ve bununla beraber geleceğimize gereken önemi veriyor muyuz?
|
|
1392
|
|
|
|
Hep çeker sizi sanki bir koku, aşktan, sevgiden belki de mutluluktan gelen ılık bir rüzgar taşır onu, diğer yandan kaynağını acıdan, kederden belki de hüzünden gelen soğuk bir fırtına doğurmuştur... |
|
1393
|
|
1394
|
|
|
|
Zamanın ne kadar hızlı geçtiğinin hiç bir zaman farkındalığına varamadım. Varabileceğim zamanı iple çekerken, varabileceğimden kuşkuluyum... |
|
1395
|
|
|
|
Değişen ya da devamedegelen düzen üzerine.. |
|
1396
|
|
|
|
my first name is angelene, i'm the prettiest mess u've ever seen.. |
|
1397
|
|
|
|
Sıcak... Çok sıcak ! Haziran ki; alışkın değilim bu ay da, böylesi sıcağa. Çünkü Haziran, tatlı bir geçiş ayı. Baharın, bir meltem yumuşaklığında yaza geçişi... Öyle olmasına öyle de fakat bu yıl; bir meltem yumuşaklığında geçmedik de bahardan yaza, yazın ortasında bulduk birdenbire kendimizi. Hem öyle ki; sersemletici bir sıcaklığın içinde... Ve zamansız bu kadar ısıttığına göre; anlaşılan, şu meşhur "Küresel Isınma" dan Haziranda almış payını. Hakikaten mevsimler ve aylar; bedensel ve ruhsal olarak ne kadar da çok etkiliyor insanı.
|
|
1398
|
|
|
|
Durumsallık şunu öngörür: Evrensel gerçekler yoktur, ama benzer durumlarda geçerli olan durumsal ilkeler vardır. Yeterince benzeyen olayları gruplandırıp birlikte ele alabilirsiniz. |
|
1399
|
|
|
|
İllaki dövüşülecekse barış için dövülsün,öldürülecekse illaki bir şey savaşlar öldürülsün. Sıkılacaksa bir kurşun, karanlığa cahilliğe sıkılsın. Memleket diyorum ,istiyorum ki Cahit Sıtkı'nın şiirindeki gibi olsun. Böyle memleketler kuruyorum kafam da. Böyle memleketler de neşeli türküler söylüyorum. Sonra sızılanıyorum.
|
|
1400
|
|
|
|
Düşlerimize yağdı peri tozları, kimimiz biriktirip sarıldı ruhuna, kimimiz buz tuttu ıssızlığında... |
|