• ÝzEdebiyat > Deneme > Yaþam |
281
|
|
|
|
|
Herkes kendi hayatýnýn baþrol oyuncusudur, kendi senaryonu baþkalarýna yazdýrma kendin yaz!.. |
|
282
|
|
|
|
|
“Dürüst eleþtirinin hazmý zordur, hele de bir akraba, bir dost, bir iþ arkadaþý ya da bir yabancýdan geliyorsa..”
Franklin P. Jones.
Bir önceki yazýmda kreatif insanlarýn iki temel özelliðinden bahsetmiþ “Merak” duygusunun önemli bir nimet olduðunu, meraklý insanlarýn iþlerini nasýl yürüttüðünü anlatmýþtým.
Tahin ve pekmez nasýl ayrýlmaz bir ikiliyse, “merak ve cesaret”de bir insanda olmazsa olmaz iki önemli haslettir diyebilirim.
Cesaret nedir? Ya da nasýl cesur olabiliriz? |
|
283
|
|
|
|
|
Hangi yolun bilinmezliði beni kendimden geçiriyor ve Sýkýþmýþlýk hissinin ceyraný hangi pencereden daha sert esiyor? |
|
284
|
|
|
|
|
Bu yazýyý sýrf kýllýk olsun diye yazdým; ama siz kýllýk olsun diye okumayabilirsiniz. "Kýldan ince köprü yaratanýn affýna sýðýnarak..." |
|
285
|
|
286
|
|
|
|
|
Sözler... cennete götüren kanat veya cehennemin dibine gönderen alevler olurlar... |
|
287
|
|
|
|
|
Önce profesörün özel muayenesine giderim. Daha sonra da psikiyatri servisine... Deli olmak için röntgen çekilir mi? Acaba tahlil yapýlýyor mu? Yoksa sadece sorular sorup görüþme mi yapýyorlar? Filmlerdeki gibi mürekkep lekesi testlerini mi gösteriyorlar acaba. Sorulara uygun cevaplar vermek için önceden çalýþýlmak gerekir mi? Keþke çýkmýþ sorularý bulabilsem de azýcýk bakabilsem. Bu iþler çok aceleye gelemez. Üstesinden gelmek için çalýþacaðým. Ne demiþler ama... Azimle iþeyen mermeri delermiþ. Baþarýlý olursam Ýþte o zaman delidir, ne yapsa yeridir mertebesine yükselirim.
|
|
288
|
|
|
|
|
Babalar gününe sayýlý günler kaldý
Þimdiden babanýza ne hediye alacaðýnýzý düþünüyorsunuz |
|
289
|
|
|
|
|
Kadýnlar hamarat ve titizdir
Oraya basmaaa laaaaaaaan þuraya basmaaaa ‘’ iz ‘’ olur
|
|
290
|
|
|
|
|
Okuduðumuz kitaplardaki karakterler bir gün çýkýp gelse… ne hissederdik ki? Þöyle delicesine aþýk bir adam,her þeye raðmen sevip fedakarlýk yapan bir kadýn,hala dostluða inanýp sýrtýný dayayabileceðin bir arkadaþ hayvanlara deðer verip koruyan insanlýðýný kaybetmemiþ bir insanlýk… |
|
291
|
|
|
|
|
Viþne reçelinin tadý çok deðiþiktir. Çünkü sadece tatlý bir viþnenin, ekþi bir viþnenin ya da tatsýz bir viþnenin tadýný almayýz ondan. |
|
292
|
|
|
|
|
neden zamansýz atýlýmlar yapmanýn peþinde koþuyoruz? |
|
293
|
|
|
|
|
bizler, savaþmanýn neden kýrýp dökmekten ibaret olduðu fikrine kapýlýyoruz? |
|
294
|
|
|
|
|
Su gibi akýp geçiyor zaman, bir þeyler yapmalýyým, ama ne?
|
|
295
|
|
|
|
|
Hiç uyanmayan bir ülkenin nöbetteki çocuklarýydýk biz. Asiydik, heyecanlýydýk, haklýydýk kendimize göre. |
|
296
|
|
|
|
|
Eski çaðlarda, hemen bütün toplumlarda kadýnýn hiçbir hak ve deðere sahip olmadýðý yaygýn bir görüþtür. Eski Çinlilerde kadýn, kocasýnýn kölesi sayýlýrdý. Kocasý ve çocuklarýyla birlikte yemeðe oturamazdý; Ayakta durur, onlara hizmet ederdi. Mýsýr’da baþlangýçta kadýnlar erkeklerle ayný haklara sahip idiyseler de bu fazla uzun sürmemiþ, Firavun’un emriyle yine köleleþtirilmiþlerdir. Batýlýlar tarafýndan uygarlýðýn beþiði olarak gösterilmek istenen Eski Yunan’da ise kadýnýn hemen hemen kölelerle bir tutulduðunu görüyoruz. Koca karýsýný keyfince dövebildiði gibi baþka birisine de armaðan edebilirdi. Tüm miras erkek çocuklara kalýrdý. Bir erkeðe edilebilecek en büyük küfür, ona “kadýn” demekti. Bu aþaðýlamalarýn ötesinde ayrýca kadýn tüm kötülüklerin kaynaðý olarak da kabul ediliyordu. Eflâtun ve Aristo’nun kadýnýn, erkeðin dûnunda/aþaðýsýnda olduðunu resmen ilan ettiklerini görüyoruz. Yunan’da bir erkeðin dengi yine bir baþka erkektir. Bu bakýmdan Yunan töresinde homoseksüelliðin bir fazîlet olarak algýlanmasýna þaþmamak gerekir… Eflâtun, bu konudaki görüþlerini günümüz homoseksüellerinin el kitabý durumunda olan Ziyafet adlý eserinde açýkca beyan etmiþtir. Eski Roma’da ise kadýn, babasýndan kocasýna aktarýlan bir maldý. Sonralarý kadýna birçok hak tanýnmýþsa da, eðitim eksikliði yüzünden bu haklarýný kullanamamýþtýr. Açýkça görülmektedir ki gerek Yunan’da, gerekse Roma’da kadýn erkeðin aþaðýsýnda kabul edilmiþtir. |
|
297
|
|
|
|
|
Sesimi duyurmak için baðýrmak yerine, küçük harflerle konuþmanýn ruhumu rahatlattýðý bir dönemdeyim.Geçici bir büyümüþlük halimidir nedir bilemiyorum ama en azýndan bu sýralar büyüdüðümü hissediyorum. |
|
298
|
|
|
|
|
Mutluluðun resmini de yapabilirsiniz yazýsýný da yazabilirsiniz ama en güzeli yaþamaktýr onu.O..Bu..Þu demeden, kaçmadan yakalamak üzere,sevgiyle.. |
|
299
|
|
|
|
|
insanoðlu, üzerinde nefes almakta olduðu hayattaki beklentilerinin karþýlanmadýðýný düþünerek neleri görmezden geliyor? |
|
300
|
|
|
|
|
Bir de þu kan düþmeseydi yeryüzüne bu bayramda...Bir de aðlamasaydý çocuklarý savaþýn ne güzel olurdu...Bir de þehit evi sýzýlar dillenmeseydi ana yüreklerinde...
|
|
Anasayfa
