|
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katılımı |
Yazar Kütüphaneleri |
|
|
Azmi, Bir Kadın, Bir Çocuk, Bir Bebek
İsa Kantarcı
Öykü > Aşk ve Romantizm
AZM, BİR KADIN, BİR ÇOCUK, BİR BEBEK
41 yaşındaki Azmi, hayvan tüccarıydı mutlu hayatında, sığır üretip satardı, bu işlerin içinde büyümüştü, babasının işi buydu, kurbanlık için da et ve et ürünleri üreten şirketler için. Köyde bir çiftliği vardı, tarlaları vardı. Ondan sığır
satın almak için gelen bir baba ve iki oğlu vardı, kamyonla, dört sığır satın almışlardı, asmanın altında çay kahve içmişlerdi,
Azmi müşterisi şişman adamı ve iki gen
[DEVAMI]
|
|
|
• İzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aşk |
21
|
|
|
|
Ey kirpiklerinden sağdığım gökkuşağı yedi rengi,
Hüzünbaz hüzünleri unut..Ayak diblerine kök salmış siyah’ı da ..Koş yeni demlenmiş yürek demime..Sokul ve mevzilen gözlerinde kuruttuğum kirpiklerime..Şarkılar sustu biliyorum..Söz sırası bizde..Mutluluğumuzdan alıntı birkaç çift umudumuz var dudaklarımıza ördüğümüz..Erişmese de ellerimiz ellerimize, bir yolumuz var özleminde yürüdüğümüz..Sana kaç gel demiyorum..Biliyorum hakkım değil bu..Bırak kanlı bir savaşın içinde geçsin ömrümüz..Çilekeş bir sonbahar yaprağına özensin gözlerimiz..Aynı tende, aynı gölgede yürümese de mavi düşlerimiz, aynı sevdanın ıslak cümlelerinde büyüsün adımız..İlintilensin kokun Cennnetle, bize aidatlansın ayrılık...Ne fark eder ki..Ben sendeyim...Sen bende...Bükülse de cümlelerimiz , sökülse de alfabemiz biz bir cümleyiz..Sen ve ben...İki harf bir cümleden ibaret mutluluk...
|
|
22
|
|
|
|
Aşka ara verdiğim zamanlarda çaldın kapımı, yüz görümlüğü kadar kısa gelip geçtin içimden sana ait herşeyi bırakarak..
Sonra, sonra lâl kırmızı gün batımlarında aradım hep seni..
|
|
23
|
|
|
|
Revaçta iken uykusuzluğum,
Yine mavi bilyelerinden ferağat etti yaralı cümlelerim...
Bir düş tecrit edilirken yüreğimden,
Tehirli bir tren yolculuğunda
Gasp edildi duası yarım kalmış gençliğim.
Perdeler çekildi göz kenarlarıma..
Karanlıklar hediye edildi sol yanıma..
Tam kazandığımı farz ederken,
Yine rehin düştü içimdeki yara zamansızlığıma...
Yarım cümlelerimi yüreğinde meşru zemine çekerken,
Yine kürtaja zorlandı yüreğimdeki sevda.
|
|
24
|
|
|
|
İlk defa her şey başka türlü olsun istiyorum. İlk kez bencilliğimiz, aç gözlülüğümüz, kıskançlıklarımız, hırslarımız yani insan zayıflığımız yolumuzu kesmesin istiyorum. “Hiçbir aşk sonsuza kadar sürmez. Her yeni gün sona giden yolu kısaltan yeni bir adımdır. Zaten aşk diye bir şey yoktur. “diyen herkes yanılsın.
|
|
25
|
|
|
|
"Ne güzel şey hatırlamak seni,
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken…" |
|
26
|
|
|
|
Bu senin son gidişin olsun sevgili, bıraktığın son acı olsun. Ve ben senin yaşayamadığın son sevda olayım...
|
|
27
|
|
|
|
Devrildim öylece..
Kalbimin sağına seni,
Soluna hayatı alıp özledim öylece..
Sonra da sana sarılırcasına cümlelere sarıldım.
Cümleler aktıkça yüreğimden..
Sen oldum..
Bir kıyı belledim kendime..
Seni özledikçe koşuyorum o kıyıya..
Seni anlatıyorum sonra..
Sonra dudaklarım kuruyor...
Susadıkça seni içiyorum...
Ne de olsa sen bana hayatsın... |
|
28
|
|
|
|
Uzun zamandır yazmıyorum, hatta okumuyor, konuşmuyorum. Aslında bugün yazmasam ne olurdu ki? Hiç… Yazmaya, konuşmaya değil de susmaya, dilsizliğe teşneyim çünkü. |
|
29
|
|
|
|
Tensiz sevişmeleri bilir misin bitanem? Yüreklerin sevişmesi tenden daha tutkuludur. Hatırla, dokunmadığımız bedenlerimizin yaktığı ateşleri...Hatırla o ateşlerle kavrulan gecelerimizi...O tensiz sevişmeler değil miydi şehvet giyinmiş aşka hazırlayan bizi |
|
30
|
|
|
|
Gölgelerin peşinden koşarken, aslımı nerede kaybettiğimi bilmiyorum.Kim bilir..birinin gölgesidir belki…Uçurumun kıyısına itildiğim grileşen anlarım da oldu ama siyaha boyanmadan sıyrılmayı bildim |
|
31
|
|
|
|
Hasretinin kanayan yüreğinle dön yüreğime. Geldiğinde yokluk kelimelerini dudaklarında ezip yavaşca sokul yanıma. Usulca saçlarını çöz. Bahar kokulu saçlarını yüreğimin kıyılarına getir. Başını koy göğsümün sen kokan yastığına. Sesinle dokun üşümüş kirpiklerime. Yokluğunu söküp dudaklarımdan, yüreğini ser yüzümün yalnızlığında bitap düşmüş gamzelerine. Nefesini bir an tutup benim nefesime ver nefesini. Yanan tüm ışıklarını söndürüp gülüşlerini ört üzerimize.
|
|
32
|
|
|
|
Bir şairin en güzel dizesini çalarsın, yerine sevgilini koyarsın, çaldığın dizeyi sevgilinin kulağına fısıldarsın, biraz da gözyaşı geçişli gülümseme: aşk-ı şahane…
Aşk, sevişmelerden kalan hüzündür…
Aşık mı olacaksın; diğer tüm dertlerini çareleriyle birlikte unut… |
|
33
|
|
|
|
Dualarımda suç üstü yakalanmış iken çocukluğum,
Sal beni cam kenarları özlemlere..
Ve dudaklarındaki suskunluğunla öldürmeye devam et beni.
Devşir beni bensizlikle..
Ve durma sakın..
Ellerimle yeşerttiğim düşlere basmaya devam et..
|
|
34
|
|
|
|
Sevgili ile başlayan her cümle ne güzel ve anlamlı. |
|
35
|
|
|
|
Herkes kendine göre çizer, boyar, yazar ve yaşar hayatı. |
|
36
|
|
|
|
Bazen kar bazen yağmur yağan aynı buluttan,
Sükût kötü sözden hoş, güzel söz de sükuttan…
diye iki satırı karalıyordum rüyamda…
Sonra çığlıklar yükseldi bu satırları yazarken…
Her zamanki sıradan çığlıklardan biriydi bu!
Belli ki biri daha uykuya dalmıştı… |
|
37
|
|
|
|
Sanıyorum İslam’ın iç sesi, yeryüzünün halifesi olan insanın, Allah için yaratıldığını, geri kalan her şeyin de insan için yaratıldığını fısıldıyor hepimize.. |
|
38
|
|
|
|
Magazin programları artık çığırından çıktı. İnsanların özel hayatlarını parça pinçik, didik didik ediyorlar. Ediyorlar da ne oluyor? O hayatlara özenen yüzlerce genç kız, star olma bahanesi ile evden kaçıyor, büyük şehirlere doğru yelken açıyor. Binlerce delikanlı işini gücünü bırakıp hayal dünyasına koşuyor. Bunların bir kısmı olağan üstü çabalar ile kıyısından köşesinden şöhreti yakalarken, büyük çoğunluğu sürünüyor, sefilleri oynuyor, Viktor Hügo'nun değilde, bir gazino patronunun senaryosunu yazdığı kısa öykülerde... |
|
39
|
|
|
|
Değerini yitiren her şey adına... |
|
40
|
|
|
|
Muhteremin biri yazmış ''Bizimkiler sana yenge demek istiyor.'' İyi ne güzel desinler o zaman. Dedikleri zamanda sen utanıp sıkılmazsan ilişkiniz güzel bir yola doğru son hızla ilerler... O bizimkiler dediklerine de dikkat et yalnız, sonra elinden de almasınlar sakın sevdiğini... Hani meşhur bir şarkı da var ya ''Arkadaşımın aşkısın'' böyle durumlar olmasın... |
|
|
|